Elazığspor zirvede ama gelecek karanlık!

Spor Editör
Spor Editör

Gaziantep BŞB yenilgisinin ardından zaten kendisine yük olarak gördüğü kupadan da elenerek üst üste iki maç kaybeden Elazığspor kazanmaya çok ihtiyaç duyduğu bir maçtan 3 puanla ayrılarak muhtemel bir çöküşün önüne geçti.

Futbolcuların TFF’ye başvurması ve TFF’den gelen ihtarla sarsılan Elazığspor’un daha öce sonuçlanmış alacaklar nedeniyle de çok zor günler geçirdiği bir zaman dilimine denk gelen bu maçın sonucu kısa vadede hem takımı hem yönetimi derinden etkileyecekti.

Alınan bu galibiyet ilaç gibi oldu ve bu durumu şimdilik öteledi diyebiliriz!

*****

Yeni teknik direktör İbrahim Üzülmez’in takıma ve şehre yeni bir sinerji getirememesi de eklendiğinde bu maç çok daha kritik bir boyut kazanmıştı.

Rakip Alanya’nın Hüseyin Kalpar ile müthiş bir çıkış yakalaması ve yenilgisiz 6 maçlık bir seri ile Elazığ’a gelmesi de eklendiğinde ilk bakışta Elazığspor’un işinin bir hayli zor olacağı ve aleyhte unsurların çokluğu dikkat çekiyordu.

Elazığspor’un lehine tek unsur ise Alanyaspor’un 3 önemli eksiğinin olmasıydı. Ahmet Kesim, Deniz Vural ve Tayfur Bingöl gibi as oyuncularından mahrum olarak sahaya çıkacak olan Kalpar’ın öğrencilerinin sıcak bir havadan gelip dondurucu bir Elazığ ayazında nasıl bir performans sergileyeceği belli değildi.

Ortama uyum sağlamak için 2 gün önce Elazığ’a gelen Alanyaspor karşısına çıkacak kadrodan çok, maddi sorunlarla baş başa bırakılmış Bordo Beyazlı oyuncuların sahada nasıl bir halet-i ruhiye ile oynayacakları da merak ediliyordu.

İşte iki takım açısından da kırılma noktası olabilecek zorlu maç böyle bir havada başladı.

İbrahim Üzülmez’in ilk 11’deki tek sürprizi kupa maçında görev verdiği Çağrı Ortakaya’yı görevlendirmesi oldu.

Sezon başından bu yana dışlanan oyuncular arasında bulunan Çağrı ilk kez 11’de çıktığı maçta sağ bekte görev yaptı. Önlibero veya ortasaha oyncusu diye bildiğimiz bu futbolcunun ilk maçında sağ bekte sergilediği oyundan çok takıma kazandırılması daha önemliydi elbette. Neticede vasat bir oyunla ilk maçında kendisine verilen görevi yaptı diyebiliriz.

Henüz 40. saniyede Ayite’nin tehlikeli vuruşunu Mehmet Yiğit son anda kornere çeldiğinde -7 derecede maç izlemeye gelen az sayıdaki taraftar adata dondu kaldı.

Neyse ki oyunda denge kurması gecikmeyen Bordo Beyazlı oyuncular ilerleyen dakikalarda taraftarını rahatlatacak bir futbol sergilemeye başladılar.

Bıçak sırtı bir maça çıkan iki takım ilk yarıda temkinli bir oyunu tercih ettiği görüldü.

Dondurucu bir soğukta oynanan maçın 10. Dakikadan sonra ısınmaya başlayan Elazığspor rakibini ilerinde basıp zorlamaya başladı.

İlk yarıda daha etkili pozisyonlar bulan Elazığspor'da, forvet hattında Ümit Tütünci yine hiçbir varlık gösteremezken, 1 pozisyona giren kaptan Serdar Özbayraktar derin pasta müsait durumda topla buluşup kaleye vurmak yerine pas yapmayı tercih etti ve kalan dakikalarda başka fırsat yakalayamadı.

Ümit Tütünci'nin 3 maçta sergilediği formsuzluğuna rağmen neden genç Silvere M’boussy’ye tercih edildiğini ise yabancı kontenjanını çık iyi hesap etmesi gereken İbrahim Üzülmez’e sormak gerekiyor tabi.

İlk yarıda girilen 4 net pozisyonda bitirici vuruş yapacak oyuncu eksikliğini bu maçta da hisseden Elazığspor’un bu önemli sorununun devam ettiği görüldü.

İlk yarısı 0-0 sonuçlanan karşılaşmanın ikinci yarısına iki takımda ilk yarı kadrolarıyla çıktılar.

İlk tehlikeli atak yine rakipten geldi diğer maçlara göre daha dikkatli bir görüntü veren Bordo Beyazlı defans bu tehlikeyi de savuşturdu.

Elazığspor 50. Dakikada öyle bir pozisyona girdi ki FİFA Kokartlı hakem Ali Palabıyık maçta ilk kez zor bir karar vermekle karşı karşıya kaldı.

Tom’un kullandığı korner atışında Perovic’in ters kafa vuruşunda kaleci Haydar’ın geçen top gol çizgisi üstünde Caner’in göğüs kol karışımı bir vücut hareketiyle durdurulduğunda gözler hakeme çevrildi.

Top çizgiyi geçti mi, Caner koluyla mı göğsüyle mi müdahale etti diye tartışılırken, sonradan izlediğimiz pozisyonda çizgiyi geçme ihtimalinden çok Caner’in koluyla topu çıkardığı ortadaydı.

Neyse ki Elazığspor’un hızı kesilmedi. Sezonun belki de en istekli ve arzulu oyununu oynayan Bordo Beyazlılar rakibi sıkıştırmaya devam etti.

Hakem Ali Palabıyık’ın 67’de Tom’un attığı buz gibi golü iptal etmesi ise tam bir skandaldı. Faul gerekçesiyle iptal edilen golde hiçbir faul söz konusu değildi, ancak Elazığspor’un nizami golü güme gitmiş oldu.

76’da Mehmet Yiğit’le birlikte sezonun en istikrarlı oyuncularından birisi olan Prince Segbefia sahne aldı.

Hazırlanışı ve son vuruşu ile güzel bir gole imza atan Togo’lu oyuncu dondurucu soğukta herkesin içini ısıttı. En az 6 puanlık bir galibiyette pay sahibi oldu.

Golden sonra yine geri çekilen ve kalesinde 3 önemli tehlike yaşayan Elazığspor’da Kaleci Serdar yaptığı kritik kurtarışlarla 3 puanda büyük pay sahibi oldu.

Sonradan oyuna giren oyuncuların takıma katkı vermemesi bu maçta da dikkat çeken bir diğer husus oldu.

Yedek kulübesi güçlü olmayan bu takımın ligin 2. Yarısında çok zorlanacağı bir gerçek!

Dolayısıyla elde edilen bu önemli galibiyet Elazığspor’un eksiklerinin üzerine yine şal olmamalı.

Başta teknik direktör İbrahim Üzülmez olmak üzere yönetiminin de bu takımın eksiklerini görüp çözüm arayışlarına girmeleri gerekiyor.

Devre arası transfer zor gözüktüğüne göre eldeki mevcut kadronun değerlendirilmesi ve küskünlerin yeniden takıma kazandırılması en pratik çözüm olarak duruyor.

Tabi bunun nasıl yapılacağı ise tam bir muamma!

Şimdi önümüzde yine içeride oynayacağımız bir Karabük maçı var. Alanya galibiyetinin anlamlı olabilmesi ve ilk yarıyı iyi bir yerde bitirmek için Karabük maçının da mutlaka kazanılması gerekiyor.

*****

Sezon başından bu yana futbolcular üstüne düşeni yaptılar denilebilir, ancak saha dışında sıkıntı had safhada!

Gelecek çok sıkıntılı ve aynı zamanda karanlık…

Sorumsuz yöneticiliğin kurbanı yapılan Elazığspor şimdi büyük bir yükün altında ve bırakın ara transferi kulübün geleceği büyük tehlike altında.

İşi çok zor olan yönetim kendi biriktirdiği yanlışlar dağının altında ezilmeye başladı.

“Ben yaptım oldu” mantığıyla gönderilen birçok futbolcunun tek taraftı sözleşme feshederek gönderilmesi ve sonuçlanan davalarda ödenmesi gereken miktar 2- 2.5 trilyona varmış bulunuyor.

Eski hesaplar kapatılmaz ve hali hazırda ki futbolcuların ödemeleri yapılmaz ise transfer tahtasının açılması zaten mümkün değil.

Günü kurtarmak adına esip gürleyenler şimdi ne yapacak, nereden kaynak bulacak merak konusu.

4 sezondur transfer hovardalığından vazgeçmeyip kulübün dengesini bozanlar kamuoyunu ikna için “Ucuz ama kaliteli bir takım kurduk” diye caka satmayı bırakıp bu kulübü düşürdükleri derin kuyudan kurtarmanın yollarını aramaya başlasınlar.

İşte her şeye rağmen futbolcular sahada üstüne düşeni yaptılar ve bu takım zirvede. O zaman şimdi siz de bundan önce konuştuğunuz sözleri de unutmadan ve mızmızlanmadan üstünüze düşeni yapın!

“En iyi ben birilim” diye diye gelinen bu noktada akıl almayı asla kabul etmeyenlerin şimdi para bulmayı beklemeleri beyhude bir bekleyişten başka bir şey değildir!

Öyle Kongre erteleyerek, canın boğaza gelmesini bekleyerek de bir yere varılamaz!

- El-Aziz Gazetesi, Spor Editör tarafından kaleme alındı
https://el-aziz.com/makale/8014678/spor-editor/elazigspor-zirvede-ama-gelecek-karanlik